Harputa Turist Yağmuru

Elazığın eski yerleşim yeri olan Harput taki çok sayıdaki türbe bölgede inanç turizimine önemli katkı sağlıyor
Yılda yaklalşık 16 bin kişi tarafından ziyaret edilen türbelerin hepsinin farklı hikayesi bulunuyor
Harputta en çok bilinen arap baba, fethi Ahmet baba,ahi musa,zahiri baba,ankuzu baba,tesbihli baba,murat baba, nadir baba ve Mansur baba türbeleri yılda 16 bin kişi tarafından ziyaret ediliyo
                     
                          KENDİ
                                  YORUMUM

Yazın turist kaynağı olan harputa yabancı turistler yerli turistler akın akın geliyorlar  en çok dikkatlarini çeken şeyin ne olduğunu sorunca türbeler diyorlar bu türbelerin çok değişk hikayeleri olduğunu çok etkilendeklerini söylüyorlar ve harput kalesinden şehire baktıkları zaman gördükleri manzaradan da çok etkilendiklerini söylüyorlar

BENDE BU ARAŞTIRMAYA DAYARAK SİZLERE HARPUTTA Kİ EN ÇOK BİLİNEN  TÜRBELERİ VE HİKAYELERİNİ SİZLERLE AKTARMAYA  KARAR VERDİM...
UMARIM BEĞENİRSİZ...
2 . olarak FETHİ AHMET BABA türbesinin hikayesini aktaralım...





                                         FETHİ 
                                                AHMET 
                                                          BABA 
                                                                TÜRBESİ


Harput’ta bulunan ve en fazla ziyaret edilen bir diğer türbe FatihAhmet Baba Türbesi’dir. Sivas yakınlarında oturan bir kişi, rüyasında sürekli gördüğü kişinin cenazesinin Harput’ta bulunan dere yatağında olması nedeniyle gelen suyun kendisini rahatsız ettiğini söyler. Bunun üzerine Harput’agelen Sivaslı kişi, durumu ilgililere anlatır. Yapılan kazıda Fatih Ahmet Baba’nın çürümemiş olduğu öne sürülen cenazesi bulunarak, dere yatağından alınarak daha üst kısma gömülür. Daha sonra da mezarın üzerine türbe yapılarak ziyarete açılır.


sitemi nasıl buldunuz ?

Tarih; Maziyi Geleceğe Taşır..
- ÇAYDA ÇIRA'NIN HİKAYESİ-

Orta Asya'dan göçler sırasında bir Türk boyu, Harput yöresine gelerek yerleşir. Boy beyinin oğlu Harput sakinlerinden başka bir boy beyinin kızına âşık olur. Birbirlerine yabancıdırlar. İki kabilenin toprakları arasından bir dere akmaktadır. Âşıklar geceleri, çıra (meşale) ile birbirlerine sevgilerini anlatmaya çalışır ve gizliden gizliye buluşurlar. Derken görücüler gönderilir ve kız istenir. İki boy arasında dostluk kurulması amacıyla kız verilir. Düğün hazırlıkları yapılır. Kırk gün, kırk gece düğün yapılarak yenilip içilir. Düğün alayı gelini alıp dönerken, atı ürken gelin derenin coşkun sularına düşerek kaybolur. Bütün aramalara rağmen, gelini bulamazlar. Zavallı damat adayı, aramaya gece gündüz devam eder ve ararken ağıtlar yakar.

-ÇAYDA ÇIRANINI SÖZLERİ-

Çayda çıra yanıyor Humar göz uyanıyor Fitil çifte yara bir Yürek mi dayanıyor. Çayda çıra geline Kına yakın eline Nazar değmesin sakın Has behçenin gülüne. Çayda çıra yakarım Yar yoluna bakarım Bir güz görümlüğüne Beşibirlik takarım Çayda cirolarım var Gizli yaralarım var Eller al yeşil giymiş Benim karalarım var. Çayda çıra yanıyor Engeller uyanıyor Çözme tabip yaramı Alkana bulanıyor Çayda çıra yüz çıra Yanıyor sıra sıra Yarim keklik ben şahin Everim ardı sıra. Çayda çıra yanıyor Ay tutulmuş sanıyor Yavaş yürü usul bas Engeller uyanıyor. Çayda çıralar yakın Çıkın yoluna bakın Hak nazardan saklasın Nazar değmesin sakın Çayda çıralar yine Yandılar döne döne Bahtılı çıra seni Ayda yılda bir güne

ÇAYDA ÇIRA

ÇAYDA ÇIRA